6 Temmuz 2015 Pazartesi

KUMARCI CEMAATİN YARDIMCISI İSTİFA ETTİ!

Samanyolu Holding A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı ve Mali İşler Koordinatörü Ekrem Yalvak görevinden istifa ettiğini açıkladı.

A+A-

GÜNDEM03 Temmuz 2015, Cuma



Editöre e-postaGönderYazdır

Star gazetesi, bugün, Samanyolu Holding A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı ve Mali İşler Koordinatörü Ekrem Yalvak'ın kumar oynarken çekildiği iddia edilen gizli görüntülerini yayınlamıştı.

Gazetenin Cem Küçük imzasıyla manşetten verdiği haberde, Cemaat'in üst düzey yöneticilerinden olan Ekrem Yalvak'ın kumarda bir milyon lira kaybettiği belirtildi.

Star gazetesinden Cem Küçük'ün Samanyolu Yayın Grubu ile ilgili iddialarına Ekrem Yalvak'tan cevap geldi.

Yalvak, "Şirket parasını, himmet parasını kullandığım iddiası iftiradan ibarettir. Anlaşılıyor ki, bu iftira üzerinden çalıştığım iş yerine çamur atılmak istenmektedir. Bu nedenle şirketin itibarının zedelenmemesi için bugün itibari ile istifa etmiş bulunmaktayım." dedi.


3 Ocak 2015 Cumartesi

Fethullah Gülen, Galatasaray Başkanı'na dava açtı

Fethullah Gülen, Şike Davası'nda Aziz Yıldırım'ın avukatlarından olan Duygun Yarsuvat'a "Fethullah (Gülen) grubu, Aziz Yıldırım'dan 50 milyon dolar istedi" sözlerinden dolayı dava açtı.
Çarşamba, 31 Aralık 2014 21:18
Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat'ın "Fetullah Gülen grubu, Aziz Yıldırım'dan 50 milyon Dolar istedi. Aziz Yıldırım da bunu vermedi. Ondan sonra da malum süreç başladı" şeklindeki ifadelerine karşı Fethullah Gülen Yarsuvat'a dava açtı. Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak, Yarsuvat'ın ifadelerinin TCK 267/1-2'ye göre suç oluşturduğunu iddia etti.
Odatv, söz konusu dilekçeyi yayımladı:
Geçtiğimiz günlerde de bir Fenerbahçe taraftarı olan Saadettin Sakızcı isimli bir vatandaş, Yarsuvat'ın sözlerini gerekçe göstererek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nda Cumhuriyet Savcısı Hasan Yılmaz'a ifade vermiş ve Cemaat hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

Fethullah Gülen kesenin ağzını açtı

Fethullah Gülen'in tazminat davaları için harcadığı para dudak uçuklatıyor. 

'Benim tek ceketim var. Türkiye'den Pensilvanya'ya geldiğimden beri onu giyiyorum' diyen Fethullah Gülen'in ceketinden çıkan paralar bitmek tükenmek bilmiyor.

PARALEL ÖRGÜTTE KIRMIZI KİTAP PANİĞİ

Gülen, hakkındaki haberler nedeniyle 1 Ocak 2013'ten buyana 202 tazminat davası açtı, bunlar için küçük bir servet ödedi. Ortalama 100 bin liralık tazminat davası açıldığı düşünüldüğünde Gülen, 202 dava için 378 bin 952 lira harç parası yatırdı. (100 bin liralık her dava için gerekli harç parası 1876 TL.) Ayrıca Gülen'in, yurtdışında yaşadığı için dava başına 3 bin lira teminat göstermesi gerekiyor. Bu miktar da dahil edilirse Gülen'in sadece tazminat davaları için yatırdığı para 984 bin 952 TL'yi buluyor.

179 CEZA DAVASI AÇTI


Kendisi ve paralel yapıyla ilgili her eleştiriyi yargıya taşımayı huy edinen Gülen, 1 Ocak 2013'ten bu yana, tazminat davaları haricinde 179 adet de ceza davası açtı. Ceza davalarının 81'i açık vaziyette, 22 tanesi de Yargıtay aşamasında. Gülen ayrıca, 1077 kişi hakkında suç duyurusunda bulundu.

ÜST AKILDAN HÜKÜMETE YENİ TUZAK

17 ARALIK'TAN SONRA YAĞMUR GİBİ YAĞDI

Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde 'vaiz'likten emekli olan Gülen, 1999 yılından bu yana ABD'nin Pensilvanya eyaletindeki çiftliğinde yaşıyor. Paralel yapıya yönelik tüm eleştiriyi sahiplenen ve yargıya taşıyan Gülen'in 'hoşgörü' söylemiyle açtığı dava sayısı arasında büyük bir çelişki bulunuyor.

Nitekim Gülen'in açtığı davalar 17 Aralık darbe girişiminin ardından adeta yağmur gibi yağmaya başladı. Gülen 1 Ocak 2013 ila 16 Aralık 2013 tarihleri arasında 70 ceza dava dosyası açarken, 17 Aralık'tan bu yana açtığı ceza davası sayısı 109'a çıktı. 31 Ocak 2013 ila 13 Aralık 2013 tarihleri arasında ise sadece 35 tazminat davası açan Gülen, 17 Aralık'tan bu yana 167 kişi ve kurumdan tazminat istedi.

150 HÂKİM-SAVCI AÇIĞA ALINIYOR

"HERHALDE CEKETSİZ KALDI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan olduğu dönemde partisinin grup toplantısındaGülen'in açtığı davalara ilişkin, "Tek ceketle yola çıktı, şu anda milyarlarca liralık dava açıyor. Sen bunların sadece harç ücretini nereden buluyorsun? Herhalde şimdi ceketsiz kaldı. Dava üstüne dava" diyerek yüklenmişti.
KAYNAK:SABAH

22 Aralık 2014 Pazartesi

FETULLAH GÜLEN TÜRKİYE'YE GELECEK Mİ

F.g kirmizi bultenle arandi.Ama bakalim Amerika zihniyeti buna izin vercekmi ilerideki zamanlarda göreceğiz.Ama izin vermemesi ve f.g'nin baska bir ülkeye kacmasi bekleniyor.Ancak hangi ülkeye gideceği su anda belli değil. fgulengercekleri

3 Eylül 2014 Çarşamba

'Hükümeti yık' talimatı Pensilvanya'dan

25 Aralık dosyasında görev yapan bir polisten şok itiraflar: "Hükümeti yıkın, Başbakan'ı cezaevine atın" talimatı Pensilvanya'dan geldi. Erdoğan'ın lehine delil oluşturacak dinlemeleri ise dosyaya koymadılar
25 Aralık soruşturma dosyasında görev yapmasına rağmen pişmanlık duyarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na önemli itiraflarda bulunan polis memurunun ifadesine SABAH ulaştı. İsmi gizli tutulan polis memurunun anlatımına göre Pensilvanya'dan "Hükümeti yıkın" talimatı geldi, bu talimat üzerine paralel polisler, Tayyip Erdoğan aleyhine suç üretmek için gece gündüz çalıştı. İşte ifadenin çarpıcı bölümleri: MEHDİ GÖRÜYORLARDI "Fethullah Gülen'in mehdi olduğunu açıkça söylemiyorlardı belki ama imalı sözlerden böyle olduğunu anlıyorduk. Mali Şube'nin imamı Adli Tıp'tan bir memurdu. 'Hizmetin evinde kalmazsan terfi sınavlarında başarısız olursun' diye tehdit ediyorlardı. Mali Şube'de açık açık himmet toplanıyordu. Herkes vereceği himmeti dolaştırılan listeye yazıyor sonra elden paralar toplanıyordu. Mali Şube'nin yüzde 95'i teknik takip biriminin ise yüzde 100'ü cemaatçiydi. Bir kişiyi dinlemeyi kafaya koydular mı o iş biterdi. Sahte isimle ihbarda bulunup dinlemeye takıyorlardı. Savcı Muammer Akkaş bu soruşturmada şube kimi dinlemek isterse hemen izin veriyordu. Gece evinden dinleme imzası almaya gidildiği oldu. Dershane olayı patlak verince başbakana ve hükümet üyelerine küfretmeye başladılar. Bu dosya yüce divanda biter diyorlardı. Tayyip Erdoğan'ın yolsuzluğa müsaade etmediğine ve bazı ihalelerin değerinin altında kaldığına ilişkin tapeler oluyordu. Mesela Latif Topbaş'ın Kadıköy'de bir iflas dosyasından ihale ile almış olduğu arazinin çok az farkla satılmasına "Böyle ihale mi olur, buna kargalar bile güler" dediği belirlenmişti. Erdoğan'ın lehine olur diye dosyaya koymadılar. SUÇ ÜRETMEYE ÇALIŞTILAR Fezlekeyi Fatih Yiğit isimli komiser yazıyordu. Dönemin Başbakanı yazdığını bizzat gördüm. Ayrıca Başbakan'ı örgüt lideri konumuna sokan bir şema hazırlamıştı. 25 Aralık dosyası Başbakan'ın etrafını kuşatmaya yönelikti. Evini takip edip, konuşmalarını dinleyerek suç üretmeye çalıştılar. Bütün bunları Pensilvanya'dan gelen talimatla yaptıklarını düşünüyorum. Başarılı olsalar, kabine üyeleri ile Başbakanı cezaevine gönderip kendi kafalarına göre bir hükümet kuracaklardı. Bazı kişilerin ise suç içerikli konuşmaları belirlendiği halde tape yapılmaması istendi. Zekeriya Öz ve Fikret Seçen bu isimlerden ikisi oldu. Osman Ağca ile gerçekleştirdikleri çıkar amaçlı görüşmeleri tape yaptırmadılar. Dershaneler olayı patlayınca sabahlara kadar çalıştırıldık. Bir diğer taraftan da yeni dinlemeler devam ediyordu. Son dönemde Başbakanın etrafındaki herkesi dinlemeye aldık. 17 Aralık günü bütün tapeler basıldı, klasörleri çuvallara doldurup Savcı Muammer Akkaş'a teslim ettiler. ÖZEL TELESKOP ALDILAR 18 Aralık günü soruşturmada görevli toplam 7 polisi Muammer Akkaş'ın odasının önüne çağırdılar. Tayini çıkanların bile izin ya da rapor alıp bu odada fezlekeyi hazırlamaya devam edilmesi kararlaştırıldı. Fatih Yiğit fezleke hazırlarken bazı konuşmaları bazı ihalelere uydurmaya çalışıyordu. Daha önce bulamadığı suçları bulabilmek için gayret sarf ediyordu. Başbakanı Latif Topbaş'ın evinin bahçesinde Yasin El Kadı ile görüntüleyebilmek için çok çaba sarf edildi. Avrupa yakasından Anadolu yakasını gören teleskop gibi bir cihaz bile alındı. Bu dosyaya o kadar önem verirlerdi ki 656 sayılı dosya denilince Yakup Saygılı toplantıları keser bu dosyaya ilişkin evrakları hemen imzalardı. Dinleme yaparken görüşmelere birçok polis ve emniyet müdürü düşüyordu. Bunların tape yapılıp yapılmamasına cemaatçi olup olmadıklarına bakılarak karar veriliyordu." SABAH

Paralel Taraf'a tokat gibi cevap!

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, dün bazı basın-yayın organlarının Süleyman Şah Türbesi'nin Musul Başkonsolosluğu personelinin serbest bırakılması karşılığında terör örgütü Irak Şam İslam Devleti'ne (IŞİD) verileceği iddiasının bugün "Dışişleri Bakanlığı tarafından örtülü olarak kabul görüldüğü" şeklinde devam ettirilmesini "esefle karşıladıklarını" bildirdi.Dün, bazı gazetelerde Türkiye'nin yurt dışındaki tek toprağı olan Süleyman Şah Türbesi'nin Musul Başkonsolosluğu personelinin serbest bırakılması karşılığında IŞİD örgütüne verileceği iddiasını hatırlatan Bilgiç, bugün de "Dışişleri Bakanlığında dün sabahtan itibaren peş peşe toplantılarda 'Bu hassas bilgiyi kim sızdırmış olabilir' tartışması yapıldığını, bilginin Köşk'te de olduğunun öğrenilmesi üzerine, haberin Köşk'ten sızdırılmış olabileceği iddialarının ortaya atıldığı"na ilişkin bir haberin yapıldığını belirtti.Bilgiç, şunları kaydetti: "Musul Başkonsolosluğumuz personelinin rehin alınması konusu? etrafında dün bazı basın-yayın organları tarafından ortaya atılan asılsız ve hayal ürünü iddiaların bugün yine bir gazete tarafından Cumhurbaşkanlığımızı da dahil edecek şekilde devam ettirilmesini esefle karşılıyoruz. Tüm basın-yayın kuruluşlarını gazetecilik ilkeleri çerçevesinde hareket etmeye bir kez daha davet ediyoruz."